26.2.14

Okuduk bitti-Kayıp hakraman-Olimpos kahramanları #1

Bir kitap da bitti.Bu kitapta Percy olmadığından benim ilgimi çekmedi.Ama tabi her anlatımın da bir yeri var, Rick Riordan her zamanki anlatımını bir yana bırakıp başkası tarafından anlatıyor ola bilirdi ama gene de Jason, Piper ve Leo'nun maceraları harikaydı.Başka bir yerden gelmiş, hafızasını kaybedip Piper ve Leo'nun yanında gözlerini açtığından zorlu görevden melez kampına geri dönene kadar bazı yerlerde kıkırdadım, bazı yerlerde hüznlendim.En komiği de Leo.Beni gülmekten bayıltan bir çok sahne var.Hangisinden başlayım?


Hocalı katliamı(Xocalı katliamı)-Karabağ savaşı-Hocalı unutulmaz!!!

Hocalı Katliamı, Karabağ savaşı sırasında 26 Şubat 1992 tarihinde Azerbaycan Cumhuriyeti'nın Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında yaşanan ve Azeri sivilleri Ermenistan'a bağlı kuvvetler tarafından toplu şekilde öldürülmesi olayıdır. "Memorial" İnsan Hakları Savunma Merkezi,İnsan Hakları İzleme Örgütü The New York Times gazetesi ve Time dergisine göre katliam, Ermenistan'ın ve366. Motorise Piyade Alayı'nın desteğindeki Ermeni güçleri tarafından gerçekleştirilmiştir. Ayrıca, Karabağ savaşında Ermeni kuvvetlere komutanlık yapmış bugünkü Ermenistan Cumhurbaşkanı  Serj  Sarkisyan ve Markar Melkonyan'ın aktardığına göre kardeşi Monte Melkonyan,katliamın Ermeni güçler tarafından yapılan bir intikam olduğunu açıklamıştır.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, Hocalı Katliamı'nı Dağlık Karabağ'ın işgalinden bu yana gerçekleşen en kapsamlı sivil katliamı olarak nitelendirmiştir. Azerbaycan Cumhuriyeti'nin resmî açıklamasına göre saldırıda 106'sı kadın, 83'ü çocuk olmak üzere toplam 613 Azerbaycanlı hayatını kaybetmiştir.


13.2.14

Ölümsüz Eserlerin Üç Boyutlu Hale Getirildiği 15 Mükemmel Eser

 Merhaba arkadaşlar, bu gün size Ölümsüz eserlerin üç boyutlu hale getirildiği 15 muhteşem eser göstereceğiz.Bu eserlerin kitaplardan yapılmaları çok kötü, ama yine de harikalar.Şimdi sizlere bir kaç görüntü göstereceğim.Bunlardan bazıları size tanıdık gele bilir.Bir de size şu yazıyı göstermek isterim.Onedio'dan bir yazıyı alıntı yaptım. :)

Gemiler, canavarlar, deniz kızları ... Pensilvanyalı sanatçı Jodi Harvey - Brown nam-ı diğer 'wetcanvas' tarafından yapılan bu ilginç çalışmada bazı romanlardaki sahneler konu alınarak üç boyutlu çalışmalar yapılmış. Bu romanlar arasında Moby Dick , Tom Sawyer ve Denizler Altında Yirmi Bin Fersah gibi dünyaca ünlü eserler bulunuyor.
Her kitabın en önemli sahnesini kitap üzerine üç boyutlu olarak resmeden sanatçı bir web sitesinde bu kitapları satışa çıkarmış.(Alıntıdır.)


                                                                    

12.2.14

Okuduk bitti:Percy Jackson ve Olimposlular-Son Olimposlu


Şanslarının çok az olduğunu bilmelerine rağmen,melezler bütün bir sene boyunca Titanlara karşı verecekleri savaş için hazırlık yaptılar.Kronos'un ordusu artık her zamankinden çok daha güçlü;ve gücü,safhına kattığı her tanrı ve melezle birlikte daha da büyüyor.

Kuzey'den Türkiye'ye!-Kuzey ışıklarının muhteşem görüntüsü...

Tekrar merhaba!Bu gün güzel şeyler paylaşmaya devam ediyorum.Sizin için web'de biraz dolşatım ve Kuzey ışıkları-Kutup ışıkları olarak da bilinir-hakkında bilgi topladım.Vikiped'den topladığım bilgileri sizinle paylaşmak isterim.

                                                           (Alıntı)

Aurora kelimesi Roma Şafak Tanrıçası’nın isminden gelmektedir. Boreas’da Yunanca'da kuzey rüzgarına Pierre Gassendi tarafından 1621'de verilen isimdir. Cree (kri) halkı bu ilginç olaya Ruhların Dansı adını vermişler. Avrupa'da orta çağlarda auroraların Tanrıdan işaretler olduğuna inanılırmış. (Wilfried Schröder, Das Phänomen des Polarlichts, Darmstadt 1984).


Bu ışımalar, genellikle geceleri gözlemlenir, ağırlıklı olarak iyonosfer’de meydana gelir. Kutup aurorası veya kutup ışıkları olarak da anılır. Bu olgu yaygın olarak 60 ve 72 derece kuzey ve güney enlemleri arasında görünür, bu da arktik ve antarktik kutup dairelerinin içine düşer.
Kuzey enlemlerde bu etki aurora borealis(veya kuzey ışıkları) olarak adlandırılır. Aurora borealis'in görünme olasılığı, kuzey manyetik kutbuna yaklaştıkça artar. Manyetik kutbun yakınlarında oluşan auroralar tam 90 derece, fakat uzaktan kuzey ufkunu yeşilimsi bir parlaklıkla, bazen de güneş alışılmamış bir yönden doğuyormuş gibi soluk bir kırmızıyla aydınlatırlar. Aurora borealis sıklıkla gündönümlerinde oluşur.
Güney’deki oluşum, aurora australis(güney kutup ışıkları), benzer özelliklere sahiptir. Ancak Antartika’da, Güney Amerika’da ve Avustralya’da daha yüksek enlemlerden görülebilir. Australis anlamı ‘güneyin’ olan Latince bir kelimedir.
Auroralar bütün dünyadan ve diğer gezegenlerde de gözlemlenebilir. Daha uzun süreli karanlık ve manyetik alan dolayısıyla, kutuplara yakınlaştıkça daha çok görünür olurlar.


Durun, daha bitmedi.Bir de size biraz keyif vermek için Kuzey ışıkları'nın bir kaç görüntüsünü paylaşacağım.Görüşürüz canişkular! :D



 Yansıması suda da görünüyor.Çok güzel, değil mi?
















I can sing a rainbow!-Kimler gökkuşağı şarkısını seviyor?

Selaaam!Bu gün İngilizce dersim vardı.Kitabımda öğretmenin verdiği ders şuydu:Rainbow şarkısı.Doğrusu öğrenmek biraz zor oldu benim için.Bir de şarkısı için Youtube'da dolaşırken şarkının güzel sözleri dikkatimi çekti.Bu yüzden bir sizinle paylaşıyım, sizi günlük sitresten bir an olsun uzak tutayım istedim.İşte şarkının videosu.İyi dinlemeler! :D

                                         
                                          I can sing a Rainbow!-Rainbow song! :D 
                                                  Görüşürüz canişkularım!

4.2.14

Kedi yumağı bohçasından fotoğraflar-Sevmeğe doyamayacağınız Croocshans-"Hadi şimdi kendini tut da, kediyi yeme bakalım!"

Merhaba arkadaşlar!Bu gün kedim Croocshans'in  birkaç sevimli fotoğrafını çektim.Ben, kedimi çok sevimli buluyorum.Siz de beğenirsiniz herhalde.Çünki Hermione'nin Croocshans'i çok güzel.Benim kedimin de rengi Croocshans'inki gibi açık turuncu, yani sarıya çalan renkte.Şuna bakın, çok tatlı yaa. :D
 
 Ay, kimse bana bakmıyor, kimse beni umursamıyor, en iyisi ben biraz cool takılayım. :D

 










Ay, parmaklarım acıdı, biraz rahatlıyım. :)
Oh, şöyle bir yayılayım.Şunu şuraya koy, haa, tam şuraya.
Sıradışı uyuma teknikleri.Halının üstünde dört dönme tekniği kedilerin en sevdiği teknik.Sıradışı bir uyuma tekniği de Croocshans'e geçmiş. :) 










Dur biraz da şöyle poz vereyim.Nasıl olmuşum? :D










İşte bunlar da kedimin bazı fotoğrafları.Umarım beğenirsiniz.Bir de size video çekip getireceğim, hiç merak etmeyin.Haydi, hoşçekalın canişkularım. :D

-Alida-


Okuduk bitti:Percy Jackson ve Olimposlular-Labirent savaşı




Percy,yeni okulunun düzenlediği alıştırma gezisinin eğlenceli olacağını zaten düşünmüyordu.Eski bir ölümlü tanıdıkla beraber iblis ponpon kızlarla mücadele etmesi gerekince bu gezi iyice içinden çıkılmaz hale geliyor.
Olimposlular ile kötü Titan Lordu Kronos arasındaki savaş gittikçe körükleniyor.Her an istilaya açık durumdaki Melez Kampı bile artık sihirli sınırlarıyla bir zamanlarki güvenli yer değil.Titan ordusunun baskınını engellemek için Percy ve diğer melez dostlarının karanlık bir labirentten geçmesi gerekiyor,her bir köşesinde başka sürprizler bekleyen,sürekli yenilenen,üstelik canlı bir labirentten. (Arka kapak)

Bir kitap daha ablam ve benim için bitti.Labirent savaşı hoş bir kitaptı ama ben gene o kadar tatmin olmadım.Benim en çok sevdiğim kitap Canavarlar Denizi'dir.Ama gene de iyi bir kitaptı.

Labirent savaşından şunu öğrendim:

Labirentler bazen gerçekten insanları çıldırta biliyor, bu doğru.Ama yanında bir arkadaş varsa, sana labirent bile kolay geliyor.

Labirent düşündürücü bir eşya, ama bazen öyle çığırından öıka biliyor ki, labirent artık labirent olmaktan çıkıyor.İşte o zaman yanında bir arkadaş varsa, o sana yardımcı oluyor.Ona güvenip, ona itimat ediyorsan evet, sen önündeki labirenti çoktan geçmişsin.

Önüne öldürücü, hatta çıldırtıcı bir canavar bile çıksa, korkunç bir seçim yapmak zorunda bilsen de sen bu labifrenti sevdiğin kişiler varsa, çoktan geçmişsindir.İşte Percy ve yanındaki 3 arkadaşı Annabeth, Tyson ve Kıvırcık'ın hikayesi buydu.Labirent'de bir-birlerine itimat etmek, sadakatli davranmak ve güvenmek.Önlerine her şey çıkabilir, onların aklını çelmeğe çalışa bilir, ama o zamanlarda sana bir dosttan daha iyi bir direk yoktur.Demek istediğim, önüne ejderha da çıkar, Vampir de.Yeter ki, onu nasıl geçeceğini bilesin.Yani yanında olan bir arkadaş lazım sana.Annabeth, Tyson, Percy ve Kıvırcık'ın da durumu böyleydi.Biri-birlerinden başka inanacak kimseleri yoktu.Bu zaman Percy'nin yanındaki arkadaşlarına, diğerlerinin de diğer arkadaşlarına iananacak kimseleri yok.Her an Labirent'de kaybolup gitmek, ya da bir canavara yem ola bilirsiniz.Ne yaparsınız?Ha, ne yaparsınız?
Doğru, hiç çıt yok.Ben de bu sorunun cevabını bilmiyordum.Ama okdum, öğrendim.Siz de okuyun arkadalar, bol bol okuyun.İyi eğlenceler! :)

Yüklemek isteyenler canavar sayfam Webcanavari.net'den indire bilirler.Hoşçekalın! :D


-Alida-


Tarif kitabından-Rulo tavuk

Merhaba canişkulaar!Bu gün size Azeri mutfağından lezzetler göstermek istiyorum.Rulo tavuk isimli bu yemek, tadına baktım, gerçekten harika.Ben size tavsiye ederim.Tarifini de dayanamayıp aşırmak isteyenler için aşağıda yazıyorum:

Malzemeler
Dış Kalıp:

1 adet tavuk göğsü ve tavuğun diğer yağlı yerleri
2 adet soğan
1  havuç
Tuz,karabiber


İçi için:

2 soğan
Ezilmiş ceviz 200 qr kadar
Biraz da erik pestili.

Önce içi için olar soğanları yağsız kavuruyoruz.Acılığını alsın diye.Sonra onlara ceviz ve turşuyu katıp,biraz da tuz-karabiber ekleyip kenara koyuyoruz. Daha sonra tavuğumuzun göğsünü ve yağlı yerleri alıp kıyma makinesinden bir güzel geçiriyoruz.İsteyen havuçları da bu işlemden geçire bilir.Ama biz rendeledik.Farketmez. :)  Sonra et ve havuç karışımına rendelenmiş soğanlarımızı da katıyoruz.Üzerine tuz ve karabiber ekliyoruz.Bir güzel yoğuruyoruz.  Daha sonra sade bir poşeti dikdörtken kesiyoruz ve yağlıyoruz.Etimizi onun üzerine serip yayıyoruz.Sonra da içi için hazırladığımız cevizli karışımı onun üzerine yayıyoruz.Poşetin de yardımıyla rulo şekli veriyoruz.Yağlanmış tavaya alıp önceden ısıtılmış sobada pişiriyoruz.Zaman ve derece vermiyorum,çünki her kes kendi sobasını daha iyi tanıyor.Pişince zaten anlarsınız.Üzerine de ketçap ve yağ süre bilirsiniz,o zaman harika bir şekilde kızarıyor.  Bu kadar. Afiyet olsun!... :)

-Alida-

Okuduğum bloglar